Klause
New member
Çin’in en değerli siyasi toplantısı olarak bilinen “İki Toplantı” başşehir Beijing’de devam ediyor. Çin Halk Siyasi İstişare Konferansı (ÇHSDK) ve Çin Ulusal Halk Meclisi (ÇUHM) etkinliklerini niteleyen İki Toplantı, Türkiye’de de hususun uzmanları tarafınca yakından takip ediliyor.
Dumlupınar Üniversitesi Memleketler arası Alakalar Kısmı Öğretim bakılırsavlisi Dr. Barış Adıbelli, CRI Türk’e yaptığı değerlendirmede Çin Halk Siyasi İstişare Konferansı’nın (ÇHSDK) müracaat, Meclis’in ise yasama nazaranvi ifa ettiğine dikkat çekti. Çin Halk Siyasi Müracaat Konferansı’nın bir tarafıyla İngiltere’deki Avam Kamarası’na benzediğine işaret eden Dr. Adıbelli, bu platform aracılığı ile farklı uzmanlık alanlarından gelen şahısların bir ortaya geldiğini söylemiş oldu. Dr. Adıbelli “Çin pek büyük ve kalabalık bir ülke. O denli ki yalnızca Yunnan eyaletinin nüfusu Türkiye’den kalabalık. Bir buçuk milyara yakın nüfusun yaşadığı coğrafyada büyük ölçekli kararları almanız gerekiyor. Üstelik Çin, Avrupa ülkelerinin bilakis bizim üzere toplumsal bir devlet. Bir buçuk milyara yakın nüfusun merkezi idarenin çatısı altında yol haritasına muhtaçlığı var. ÇHSDK, üç bine yakın üyesi ile bu yol haritası hakkında temaslarda bulunuyor.” diye konuştu.
Her sene mart ayında düzenlenen İki Toplantı’nın bu sene benzerlerinden ayrıldığına dikkat çeken Dr. Barış Adıbelli, “Bu sene Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) 20. Ulusal Kongresi düzenlenecek. Bu manada İki Toplantı daha değerli hale geliyor.” dedi. İki Toplantı kapsamında Çin Başbakanı Li Keqiang’ın sunduğu çalışma raporuna işaret eden Dr. Adıbelli, yüzde 5,5’lik büyüme oranı için “Bu sene Çin’in belirlediği büyüme oranında pandemi ile bir arada yeni ekonomik modelin de tesiri görülüyor. Çin bir evvelden yüzde 8’lik büyüme oranlarını da görmüştü lakin şu anda yüksek kaliteli ve sürdürülebilir büyüme hedefleniyor.” tabirlerini kullandı.
HİNDİSTAN, ABD’NİN YANINDA SAF TUTMADI
Çin Devlet Kurulu Üyesi ve Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin İki Toplantı kapsamında düzenlediği basın toplantısına değinen Dr. Barış Adıbelli şunları kaydetti:
“Çin bu görüşmede Rusya ile iştiraklerinin devam edeceğini belirtti ve NATO’nun genişlemesini eleştirmeye devam ediyor. NATO gibisi bir yapının Asya’da kurulmak istediğinin de farkında fakat Hindistan’ın şimdiye kadar Batı’ya takviye vermediği görülüyor. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Lideri Joe Biden, Rusya’ya yaptırımlar gündeme geldiği vakit ‘Hindistan ile görüşüyoruz.’ demişti. Buna rağmen, Hindistan Rusya ile başta savunma olmak üzere kuvvetli münasebetleri olmakla bir arada ABD’nin de ortaklarını nasıl yüzüstü bıraktığını biliyor. Emsal biçimde Hindistan’ın Çin’e karşı Asya’da konumlanması da mümkün gözükmüyor. Her şeydilk evvelce Hindistan da kendisi üzere nükleer güç sahibi olan Çin, Rusya ve Pakistan ile Shanghai İş Birliği Örgütü (ŞİÖ) üyesi. Bu niçinle Amerika bir yandan Avustralya, İngiltere ve Fransa’dan oluşan AUKUS paktını öne çıkarırken öteki yandan Japonya’ya ehemmiyet verildiğini görüyoruz. Eski Japonya Başbakanı Abe, ABD’den nükleer silah talep etmişti fakat Amerika’da bu mevzuda önyargılar olduğunu biliyoruz. Abe daha evvel de Taiwan konusunda müdahale sinyali vermiş lakin Çin’den sert bir cevap almıştı. Taiwan konusunda Ukrayna ile bir benzerlik kurulması da bu manada hakikat değil. Çünkü ABD’nin de dâhil olduğu milletlerarası toplum esasen Çin anakarasının temsilcisi olarak Taiwan’ı değil, Çin’i muhatap alıyor. birebir vakitte Çin de şu anda Taiwan ile birleşmek için güç kullanmaktan yana değil. Kaldı ki Taiwan’daki beşerler da adaya uzaydan gelmedi. Geldikleri yer, kökleri Çin ana karası olduğu için tarihî ve sosyolojik bir yakınlıktan bahsetmek mümkün.”
Kaynak
Hibya Haber Ajansı
Dumlupınar Üniversitesi Memleketler arası Alakalar Kısmı Öğretim bakılırsavlisi Dr. Barış Adıbelli, CRI Türk’e yaptığı değerlendirmede Çin Halk Siyasi İstişare Konferansı’nın (ÇHSDK) müracaat, Meclis’in ise yasama nazaranvi ifa ettiğine dikkat çekti. Çin Halk Siyasi Müracaat Konferansı’nın bir tarafıyla İngiltere’deki Avam Kamarası’na benzediğine işaret eden Dr. Adıbelli, bu platform aracılığı ile farklı uzmanlık alanlarından gelen şahısların bir ortaya geldiğini söylemiş oldu. Dr. Adıbelli “Çin pek büyük ve kalabalık bir ülke. O denli ki yalnızca Yunnan eyaletinin nüfusu Türkiye’den kalabalık. Bir buçuk milyara yakın nüfusun yaşadığı coğrafyada büyük ölçekli kararları almanız gerekiyor. Üstelik Çin, Avrupa ülkelerinin bilakis bizim üzere toplumsal bir devlet. Bir buçuk milyara yakın nüfusun merkezi idarenin çatısı altında yol haritasına muhtaçlığı var. ÇHSDK, üç bine yakın üyesi ile bu yol haritası hakkında temaslarda bulunuyor.” diye konuştu.
Her sene mart ayında düzenlenen İki Toplantı’nın bu sene benzerlerinden ayrıldığına dikkat çeken Dr. Barış Adıbelli, “Bu sene Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) 20. Ulusal Kongresi düzenlenecek. Bu manada İki Toplantı daha değerli hale geliyor.” dedi. İki Toplantı kapsamında Çin Başbakanı Li Keqiang’ın sunduğu çalışma raporuna işaret eden Dr. Adıbelli, yüzde 5,5’lik büyüme oranı için “Bu sene Çin’in belirlediği büyüme oranında pandemi ile bir arada yeni ekonomik modelin de tesiri görülüyor. Çin bir evvelden yüzde 8’lik büyüme oranlarını da görmüştü lakin şu anda yüksek kaliteli ve sürdürülebilir büyüme hedefleniyor.” tabirlerini kullandı.
HİNDİSTAN, ABD’NİN YANINDA SAF TUTMADI
Çin Devlet Kurulu Üyesi ve Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin İki Toplantı kapsamında düzenlediği basın toplantısına değinen Dr. Barış Adıbelli şunları kaydetti:
“Çin bu görüşmede Rusya ile iştiraklerinin devam edeceğini belirtti ve NATO’nun genişlemesini eleştirmeye devam ediyor. NATO gibisi bir yapının Asya’da kurulmak istediğinin de farkında fakat Hindistan’ın şimdiye kadar Batı’ya takviye vermediği görülüyor. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Lideri Joe Biden, Rusya’ya yaptırımlar gündeme geldiği vakit ‘Hindistan ile görüşüyoruz.’ demişti. Buna rağmen, Hindistan Rusya ile başta savunma olmak üzere kuvvetli münasebetleri olmakla bir arada ABD’nin de ortaklarını nasıl yüzüstü bıraktığını biliyor. Emsal biçimde Hindistan’ın Çin’e karşı Asya’da konumlanması da mümkün gözükmüyor. Her şeydilk evvelce Hindistan da kendisi üzere nükleer güç sahibi olan Çin, Rusya ve Pakistan ile Shanghai İş Birliği Örgütü (ŞİÖ) üyesi. Bu niçinle Amerika bir yandan Avustralya, İngiltere ve Fransa’dan oluşan AUKUS paktını öne çıkarırken öteki yandan Japonya’ya ehemmiyet verildiğini görüyoruz. Eski Japonya Başbakanı Abe, ABD’den nükleer silah talep etmişti fakat Amerika’da bu mevzuda önyargılar olduğunu biliyoruz. Abe daha evvel de Taiwan konusunda müdahale sinyali vermiş lakin Çin’den sert bir cevap almıştı. Taiwan konusunda Ukrayna ile bir benzerlik kurulması da bu manada hakikat değil. Çünkü ABD’nin de dâhil olduğu milletlerarası toplum esasen Çin anakarasının temsilcisi olarak Taiwan’ı değil, Çin’i muhatap alıyor. birebir vakitte Çin de şu anda Taiwan ile birleşmek için güç kullanmaktan yana değil. Kaldı ki Taiwan’daki beşerler da adaya uzaydan gelmedi. Geldikleri yer, kökleri Çin ana karası olduğu için tarihî ve sosyolojik bir yakınlıktan bahsetmek mümkün.”
Kaynak
Hibya Haber Ajansı